Navigasyon |
|
|
|
|
|
|
İsim: | ok | E-mail: | mus_960 hotmail.com | Site: | - | Zaman: | 26.01.2009, 13:49 (UTC) | Mesaj: | 28 isyanın kanla bastırılması imha ve inkarın dayatılması yüzbinlerce insanın öldürülmesi onbinlerlerce köyün haritadan silinmesi açlık yoksulluk asimlasyon,kendine düşman olma ve yabancılaşma sana ait bütün değerlerin aşağlanıp ayaklar altına alınması ve en son 29.cu isyan ile 50 bin gencecik insanın kendini feda etmesi ergenekonun katlettiği 17 bin failli belli cinayet işleyen devlet sistemin partileri olan chp+akp+mhp+sp+tsk=derin devletiyle dtp yi bir tutup ben hala tarafsızım demek sisteme şirin görünmenin kurnazlığıdır.ya onurlu kürtsun yada korucu kürtsun bunların arasında üçüncü bir yol olmadığı ahmedi xani den bu yana şex said,saidi kürdi,molla mıstefa berzani seyyid rıza nın başına gelenlerin bu tarafsız olmaktan kaynaklı değilmidir.bu zatların bir çoğunun mezarı dahi bilinmiyor nasıl oluyorda halen tarafsizsın.kimsenin derdi belediye değildir halkı yanlış adreslere yönlendirmeyin sistem partilerinde aday olan kürt bizden değildir spariştir ısmarlamadır.ruhunu şeytana satanları hoş karşılamayın.dtp de aday olanlar mutlaka bir köyden bir aşireten geliyor aşiret form olarak kürtlerde vardır ne utanılacak bir şeydir nede alkışlanacak bir şeydir bulanıktan olsan ya aliki aşireti yada seyyidan ya memani yada başka bir aşirete mensupsun ayıplanacak bir şeyde yoktur.ayıp olan ise aşirete açık kapı aralama onun gücünden medet unmadır.ilçemiz batı anadolunun bir çok ilçesinden gelişkindir.kendi görev ve sorumluluklarımızı bilelim kendi özgürlüğünden vazgeçen kimse insanlıktan hak ve sorumluluklarından vazgeçmiş demektir.sistem eiğtimsiz ve menfaatçı kürtlerin beyni ve yüreğini hurda haline getirmiştir.gerçekleri saklayarak aldatmaya çalışmıştır.gerçekleri adayları arıyoruz diye yanlışa düşmeyelim"gerçekler acıdır öyleyse biberde acıdır o zaman gerçek biberdir diye bilirmiyiz |
İsim: | baba | E-mail: | mus_960 hotmail.com | Site: | - | Zaman: | 14.01.2009, 11:15 (UTC) | Mesaj: | samimi doğru önaçıcı gerçeklerle bağı kurulmuş perspektif sunan bir güncel değerlendirme.bu saptamadan sonra riyakarların filistinle ilgili timsah gözyaşlarına gelince tamamen komuoyunu uyutmaya yönelik yerel seçimlerde oy toplama sahtekarlığıdır.bakın hoca erbakan tarafından imzalan tsk nın tankların ve askeri uçakların modernizasiyonu ihalesi israile verilmiştir.gazzeyi vuran savaş uçakların pilotları konyada eğitildiğini basın yazdı.kürt dağlarına 12 metre kalınlıkta beton delen kazan bombaları atan çok köyün tahrip olmasına insanların ölmesine hayvanların telef olmasına sebebiyet verenlerin israil filistine barış elçiliğine soyunması riyakarlık değilde nedir.sormazlarmı sen önce kendi içbarışını sağla ondan sonra barış elçiliğine soyun.ERGENEKON konusu ise devletin kuruluşuyla kurulmuş özel harp dairesi içinde örgütlenmiş kürt coğrafyasında on binler failli mechul imza atmış bir yapılanmadır.ergenekonda abd ve ab desteklediği ipi pazara çıkmış avrasyacı kanadın tesfiye edilmesidir bunun yerine fethullahçılar yerleştirilecektir.kürt sorunu olduğu müddetçe bu gizli yapılanma devam edecek ancak yer ve zamana göre dizayn edilecektir.kürt coğrafyasına eski hizbullahın yerine fethullahcılar yerleştirilyor.samimi müslüman kürtlerin kuzu postuna bürünmüş (delegur)leri iyi tanımaları teşhir etmeleri gerçek müslümanların görevidir.trt6 bir devlet kanalıdır kürt özgürlük mücadelesinin ortaya çıkardığı bir adımdır.yönetim bazında görev alanların çoğu rantçı kişiliklerdir.sanatçı olarak proğram yapanların püürhali ortadadır.sedaların e.gündeşlere özentinin kepazeliğini andırıyor.kürtlerin temiz kalmış değerleri popüler kültür ile yozlaştırmaktır. izliyorum ama yazıklar olsun sistemin şaşalı boyalı badanalı endamlarına |
İsim: | - | E-mail: | bengi_654 hotmail.com | Site: | - | Zaman: | 24.10.2008, 19:21 (UTC) | Mesaj: | RADYO YA REWANE
di sala 1966 an da bu cara yekemin bu ku zarokeki weki min dest bi dibistana seretayi kiribu.hedi hedi edi dev u dora xwe dinasim guhe xwe didim müzika kürdi.sibehan diçim dibistane ku li wi qade jiyan ji bo min diguhere u dibe bi tirki mamoste müzika tirki rava me dike strana ku (ağrıdağından aştım çayır çimene düstüm an ji yoğurt koydum dolaba ellere cicom cicom) ji me re dibeje u bi me dide gotin.nivro vedgerim male jiyaneki bi xaru kürdi ye dest pedike.saet pişti nivro 4.30 evara 7,30 anda di radyo ya rewane bi qasi niv saet bi zaravayi kürdmaci stran u klamen kürdi dest pedike.yen ku radyoya wan hene herkes li mala wan dicive u bi çar çeva li benda stranane.radyo weke aletek ji nu ve hatibe icad kirin te ditin.xwediyi male di nav male de pegermok digerine dest davije bişkoki radyo u li ser xeta orta frenkasi radyoya rewane dibine şunda ji herkesi re telimat dide ku kes denge xwe neke heta proğrama strane kürdi xelas dibe.seri da spikeri radyo ye ye deng xweş u deng zerin kereme seyyad u güllizera casım her weki mina kürdek serhedi dest peka proğrame dikin.peşiya da nüçeyan peşkeş dikin di cemaate da deng ji tu kesi dernakeve herkes guhe xwe daye radyoya yerewane.naveroka nüçeyan bi pirani naven desthilatdaren sovyeta kevn weki leonid brejnev,çernenko,andropov,gorbaçov u her weki dın.
kereme seyyad carna nüçeyen ku li ser melle mıstefa berzani u komara ıraqe dixune herkes guhe çar vedike u ji hev dipirsen gelo şere di navbera ıraqe u melle mıstefa berzani da gihiştiye çi encame meraq dike.paşe xwesteka guhderan yen ku strane kürdi xwestine nave wan u cihen ku li rudinen dixwend u avha digot.guhdervanen heja:dengbej u stranbeje me yen ku ji klam hatıne xwestıne evın.egiti cımo,şeroy biro,karapeti xaço,eslika qadır,xana zezi,efoy esed,arame tigran,meryem xan,ayşe şan,şibliya çaçan,asa evdıle,susıka cımo isa berwari u kawis axa.
du re bi strana karapeti xaço ya bi nave filiti quto, şunda bi klamen yerewane yen weki de li zeriyi,gidino,li gidiyi leylexan,tenzere,wez teyrım,teyrım dihate peşkirin u proğram ji bo rojek bi dawi dibu.
li mixaben cıwan u zaroken we demi bi weki sosınek ku li çiyaye kurdistane li ser koka xwe şin dibu.iro teknik u teknoloji gelek li peş ketiye bi xwe re ji gelek xeteriyen mezin aniye zarok iro sedi penci bi zimane dayke diaxife.ji çanda xwe baş nizane je biyani maye.25.10.2008
fesih yolcu |
İsim: | - | E-mail: | bengi_654 hotmail.com | Site: | - | Zaman: | 23.10.2008, 18:48 (UTC) | Mesaj: | eyh Edebali’nin kızı Mal Hatun hariç hiçbir Osmanlı Padişahının anası Müslüman değildir. İlk defa Osman Gazi, Şeyh Edebali'nin kızı bir Müslüman kadın ile evleniyor. Bilindiği gibi Şeyh Edebali Ahilik dediğimiz esnaf ve tüccar sınıfının piridir. Geri kalanların hepsi devşirme, hepsi zorla zapt edilmiş yörelerden alınmış ganimetlerdir.
2- ‘’Teşkilatın iki silahşoru ‘’ adlı kitapta anlatılan ittihatçıların Silahşoru Yakup Cemil, diğeri de yeğeni Hıram Abbas’tır. Hiram lafı, masonik bir laftır, babası da kendisi de masondur.
3- Abdullah Çatlı’nın dedesi teşkilatı Mahsusa mensubudur. Kimse öyle sıradan alınıp bir yerlere getirilmemiştir.
4- Eski MSP (Milli Selamet Partisi) iç işleri Bakanı Oğuzhan Asiltürk Malatya Ermenilerindendir. Ve Hirant Dink’in akrabasıdır. Sen devşirmeliğe bak ki, hem Oğuz, hem Han, hem de Asiltürk yapıyor onu
5- Anadolu’ya bakın Ermenilerin toplu halde yaşadığı kasabalarda oturanların hepsinin soyadı ‘’oğlu’’ dur. Sorunca Ermeni olduğunu öğreniyorsun.
6- Şimdiki Çankaya Köşkü’nün ilk hali olan bağ evinin Sahibi, Ermeni bir tüccar olan OHANNES Kasapyandı. (1857 – 1944 ) Keçisi (tiftiği meşhur) ve 1500 e yakın dokuma tezgahında ürettiği Mancestere’i İngiltere’ye ihraç eden Ohannes Kasapyan, 1915 yılında büyük Ermeni göçünde Ankara’yı terk etti, Kasapyan’ın bağ evi zamanla Çankaya köşküne dönüştü |
İsim: | - | Site: | - | Zaman: | 16.10.2008, 10:51 (UTC) | Mesaj: |
Eski komutanlar boşa mı konuştu?
Eski komutanlar boşa mı konuştu?
Türkiye yine yoğun olarak Kürt meselesini ve PKK olayını tartışıyor. Bu tartışma bir hayli eski ama iki yeni gelişme var.
Biri Kuzey Irak'taki Kürt yönetimine yönelik politika değişikliği, diğeri ise teröre karşı "yetkili merkezin sivillere" devredilmesi...
Bu olumlu iki politikaya rağmen hala Türkiye'nin kanını emen sorunun özüne dokunulmuyor, çevresinde dolaşılıyor.
Oysa Türkiye, son 24 yılın büyük çoğunluğunu askerlerin deyimiyle "düşük yoğunluklu bir savaş" ın içinde yaşadı.
Peki, yakın tarihte yaşanan bu tecrübe bize hiçbir şey öğretmedi mi? Bu toplum ve bu toplumun kurumları bu kanlı ve kirli savaştan nasıl bir sonuç çıkardı?
Bu noktada aklıma geçen yıl gazeteci Fikret Bila'nın eski komutanlarla yaptığı röportaj geldi. O röportajda bazı eski komutanlar çok net biçimde "hata" yaptıklarını, sorunun ne olduğunu bilmediklerin söylemişti. Gerçekten önemli açıklamalardı.
Örneğin 12 Eylül askeri darbesinin lideri Kenan Evren şöyle diyordu:
"...12 Eylül'de bir hatamız da oydu. Kürtçe konuşmayı yasakladık." Evren bir ara "eyalet sistemi"nden bile söz etti.
Eski Kara Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Aytaç Yalman ise çok daha çarpıcı bir gerçeği dile getirdi:
"Dilini konuşmak, şarkısını, türküsünü dinlemek istiyor, kültürünü yaşamak istiyor. Oysa bizler o dönemde, 'Kürt yoktur' diye eğitilmişiz. Kürtleri, Türklerin kolu olarak görüyoruz. Ortalıkta işte 'Dağlarda gezerken, karda yürürken kartkurt sesleri çıktığı için Kürt denilmiştir' gibi tarifler dolaşıyor. O dönemde sosyal istekleri bile 'yıkıcı faaliyetler' kapsamında görüyoruz."
Eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök ise hala gündemde olan Kuzey Irak meselesine dikkat çekiyor ve şöyle diyordu:
"Sanki Irak'ın kuzeyine bir harekât yapılırsa bu iş biter. Hayır, bitmez."
Bu açıklamaları neden hatırlattığıma gelince...
Türkiye toplumu çabuk unutuyor. Sorunlara bugün ortaya çıkmış gibi yaklaşıyoruz. Oysa cumhuriyetle yaşıt bir sorunla karşı karşıyayız ve ortak bir akla ihtiyacımız var.
İşte bu noktada şu sorunun cevabını merak ediyorum:
Bir yıl önce konuşan o eski komutanlar acaba boşa mı konuştu? Neden hükümet ve TSK yönetimi, eski komutanların deneyimlerinden, çıkardıkları sonuçtan yararlanmaz?
Aynı şey siyaset ve devlet görevinde bulunan siviller için de geçerli.
Acaba Türkiye yetiştirdiği akil adamlarından neden yararlanmaz?
|
İsim: | - | Site: | - | Zaman: | 30.09.2008, 15:01 (UTC) | Mesaj: | BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN
bizleri açlığa yoksulluğa sefalete sürüklediğiniz için, gurur kaynağımız olarak iç ve dış borcumuzu 500 milyar dolara çıkardığınız için emeklileri "emekli dul ve yetim"diye aralarında hiç bir fark bırakmadığız için kendi dağlarınızı bombalayarak yedi düvele meydan okuma babında harici ve dahili bedbahtları çağın gereklerine uygun anlaşılır sözcüklerle"iç ve dış mihrakları st710b talimatında belirtildiği gibi mavi kuvvetler olarak daha halkta yaratığı dil bilgisi kirliliğine bir son vermek için edebi askeri ve anayasal güvenceye kavuşturmak pratik uygulama sonuçlarını peyderpey görmek için 403 sayılı yasanın yönetmeliğin 39 uncu maddesine atıf yapılarak"alevi kürtler aslında ermenidir"tezinin müellifi başkanlığında kurulan ilmi kurul tarafında yeniden anlamına uygun bir şekilde"sözde vatandaş"olarak tespit ve tashihi yaptığınız için bayramınız kutlu olsun.yurttaşları merkez sağ ve merkez sol olarak futbol maçlarında olduğu gibi iki kale arasında lastik top gibi biri vuruyor öte kaleye diğeri vuruyor karşı kaleye oynanan 90 dakikalık maç gibi pardon 87 yıılık cumhuriyet tarihi boyunca iki kale ama ama tek takım olarak dinci ergenekoncular ile kemalist ergenekoncuları karşı karşıya getirdiğiniz için bayramınız kutlu olsun.
|
İsim: | - | E-mail: | bengi_654 hotmail.com | Site: | - | Zaman: | 23.09.2008, 09:25 (UTC) | Mesaj: | KOLAYCILIK ve YABANCILAŞMA;
değişim v dönüşüm insan ve doğanın kuralıdır.insanların zamanla bakış açılarında olumlu veya olumsuz bir takım değişimlerin olması normaldir.ancak bunu başka bir ideolojik bakış acısının doğruluğuna yormak ve gerekçe göstermek bence yanlıştır.demokratik sol ve sosyalizm insan olmakta ısrardır.çünkü baskıya ulusal ve sınıfsal sömürüyü rededen eşitlikçi kimsenin kimsenin efendisi olmadığı bir siyasal ve ideolojik bakış açısıdır.hic bir gerçek solcu ruhsuz değildir.bu şişirilmiş bir safsatadır.kolaycılık iseannemizin bir dil bilimcisi gibi bize öğretiği ana dilimizi nasıl okuyup yazamiyoruz bunun gerekçesi olamaz çünkü bize öğretilen egemen ulus kültürünün esiriyiz.bir kişi isterse üç ay içinde hiç bilmediği bir dili meramını anlatacak kadar öğrenebilir.sol enternasiyonaliz kürtlere neyi ifade ediyorsa islam ümmet anlayışı da aynı bakış açısına sahiptir.kürtler her zaman islam toplumların övey evlat muamelesi görmüştür bütün tarih boyunca bu böyledir.eyyübilerden günümüze kadar olan pratik biliniyor.isteseydiniz makalenizi kürtçe yazardınız belki bir başlangıç olurdu.yatırımı sermayesi mesleki eğitimi ve kariyerini içinde geldikleri toplumun yaşadığı coğrafya da icra etmeyen dağ başındaki bir köyde kürtçe eğitim ve öğretim için kampanya veya kurs için halkının savunmanı olmayanların niyetleri kötü olmasa bile sorgulanmalıdır.sanal kolaycılıktır önemli olan inandığın değerleri pratikte icra etmektir.dil konusundaki ısrarım nedeniyle defalarca kovuşturmaya sürgüne maruz kaldım mesleğimi bıraktım ama diliminin özgürlük mücadelesine katıldım. |
İsim: | - | Site: | - | Zaman: | 16.09.2008, 13:15 (UTC) | Mesaj: | DTP ve demokratik sistem
AK Parti kapatma davası sonuçlandı, bir başka partinin kapatma davası ise karara bağlanmak üzere.
Bu partinin adı Demokratik Toplum Partisi.
Bugün Anayasa Mahkemesi önünde sözlü savunma yapacak partinin akıbetiyle çok ilgilenen yok.
Oysa önemli bir toplumsal işlevi yerine getiriyor DTP.
Bölgenin, halkın taleplerini yasal bir zeminde seslendiriyor.
Bu fikirlerle uyuşmayabiliriz, hatta bazıları bizi rahatsız bile edebilir ama demokratik sistemin esası da budur. Bizi rahatsız eden fikirlerin serbestçe dile getirilebilmesi.
Öncelikle kabul etmemiz gereken bir gerçek var: DTP kapatılınca Kürtlerin talepleri sona ermeyecek.
DTP kapatılırsa, şiddet sona ermeyecek; belki de demokratik sistemden umudu kesen gençlerin dağa daha sıcak bakmasına yol açacak.
DTP kapatılırsa, Kürt sorunu ortadan kalkmayacak.
Bu coğrafyada Kürtler var ve onların Türkiye Cumhuriyeti devletinden belli talepleri var.
Önemli olan bu taleplerin demokratik düzen içinde seslendirilmesini güvence altına almak.
Bölge halkına oyunun, görüşünün değersiz olduğu izlenimi verecek bir gelişimi engellemek.
Türkiye çok partili hayatı boyunca rekor düzeyde parti kapattı.
O nedenle demokrasisi güdük kaldı.
O nedenle hoşgörü ortamı gelişemedi.
O nedenle farklı fikirlerin gelişimi engellendi.
Ama yasaklarla geldiğimiz nokta bu.
"Avrupa Birliği, dilde serbestlik" diyoruz ama bugün cezaevindeki Kürt genci, Kürtçe'den başka bir dil bilmeyen anasıyla konuşamıyor.
Bölgeden gelen her talep bölücülük, ayrımcılık, teröre destek adı altında değerlendiriliyor.
Bu da sistemin sağlıklı işlemesini engelliyor.
Korkularımız demokratikleşmenin önüne geçmemeli.
Gelişen, AB hedefini gözden kaybetmeyen bir Türkiye, etnik kökeni ne olursa olsun, her yurttaşın içinde yaşamaktan mutluluk duyacağı bir ülke olacaktır.
Bu topraklardaki insanların hayali İstanbul'da, İzmir'de, Mersin'de yaşamaktır.
Onların bu hayaline sekte vurmayalım.
Kızsak bile dinlemeyi öğrenelim |
İsim: | - | E-mail: | bengi_654 hotmail.com | Site: | - | Zaman: | 24.06.2008, 14:03 (UTC) | Mesaj: | spor realite
sizi bilmem ama kendi adıma rahatlıkla diye bilirimki sporun her türünü severim, özellikle dünya olimpiyatların yapıldığı sezonları dört gözle ve sabırsızlıkla beklerim.insanın vücüdünün belli organlarını aklının yeteğiyle birleştirip akla hayale gelmiyecek derecede mücizevi sayılabilecek türden yeteneklerin sosyal zevk anlamında topluma sunulması bence güzel bir şeydir. 16_18 yaşlarında belli bir bilinç ve algı düzeyine erişikten sonra sporun bir dalı olan futbola eleştrisel bir gözle bakmak gibi bir tutum takındım.insanları birleştiren kaynaştıran aralarındaki sosyal bağları güçlendiren bir realite olmakla beraber,egemenler ve toplumu yönetenlerin gizli amaçlarına da hizmeti ettiğini çok rahatlıkla görülebilir.nedir bu gizli veya açık amaçlar denildiğinde birincisi demogoji ikincisi maniplasyon yani hamaset ve gerçekleri toplumun gözünden kaçırmaktır.
zenginlerin kodamanların siyasetçilerin bürokratların ve yönetenlerin elbirliği etmişçesine spor kuluplerine federasiyonların yönetimlerine talip olmalarının başka nasıl izah edinebilinir.bunların amacı spor marifetiyle toplumu mutlu etmek ise toplumda varolan açlık yoksulluk işsizlik siyasal,sosyal sorunları elbirliği ve güçbirliği ederek çözmek gibi bir sorumlulukları yokmu.iktidar ve egemenlik paylaşımında çatışanlar nasıl oluyorda fotbolun ortak paydası ve kordinatında birlik serenatları sergiliyorlar.işte bu nokta da hamasete dayalı sporun manipülasyon amaçlı kullanıldığını görmekteyiz.iki takımın oyuncularının sergilediği oyunun eninde sonunda iyi oynuyan takımın lehine sonuçlanmasının yaratcağı memnuniyeti bir şekilde anlamak mümkün ancak demojiye dayalı hamasetle varolan gerçeklik toplumun gözünden kaçırılmak istenir.dış borcu 500 milyar ytl”yi aşmış bir toplumun bireylerini bayrak satışlarıyla hamaset
şarabıyla uyutulması.ünlü bir siyasetçi ve toplum bilimci”hobbwn”nin ünlü sözüdür.içinde bulundukları zor koşullar nedeniyle bügünlerini açıklamakta zorluk çeken toplumların geçmişin şaşalı ve heybetine vurgu yaparak mevcud durum perdelenmek istenir.böylelikle bir taşla iki kuş vurmak isterler.dolaysıyla egemenlerin ekonomik güç ve devlet aygıtının eliyle kurguladıkları belli düşünce kalıpları ve bakış açıları kolay kırılamıyor.soru şudur egemenlerin sporu halkın sporu. tercih sizin ama yine de müsabakalarda tekrarlanan bir söz ile bitirmek istiyorum.”iyi oynayan kazansın”
24.06.2008
fesih yolcu
|
İsim: | küştiyayi | E-mail: | bengi_654 hotmail.com | Site: | - | Zaman: | 14.06.2008, 16:06 (UTC) | Mesaj: | küştiya(şehittahir)köyünün bıne male yani köklü ailelerini şöyle sıralamak yanlış olmasa gerek mala xalıti seyid(dostlar ve güller )mala xalıt beg(aslanlar ve erdoğanlar )mala şemo mırad(kara,taşkın ve bingöller)mala ahmedi güli(yolcular)mala temodino(güneş,çoban ve çağlarlar)mala arıfi ozman(duranlar)mala haco(topçular)mala malla melleyan(şahinler ve kılıçlar)mala heciyi reşo(bayraktarlar)mala kurni u telho(çiftçiler ve eldenler) mala mehmedi mehmud(yaşarlar)mala siyahpoş(çobanlar)mala evdılkerimi xestexan(öztürkler) mala efi(taşlar) mala hutbaran(kaplanlar)mala mozik(okçular)mala ömeri hesen u eliyi zero(kaya ve oruçlar) mala hüzni(yiğitler)mala şeşo(*...) mala eliko(daşlar)mala feyzılah(zülüfler)mala tacdin(daşlar)mala bedih(bulutlar)mala xelile gezi(denizler) ve benzeri çok sayıda aile bu köyde uzun zaman dost ve komşu olarak yaşadıları.1980 lerden sonra köyümüzden bir kısım insanlar batı anadolu illerine izmir adana sonrada istanbul gibi ilere göçettiler
devamı var |
|
|
|
|
|
|
|
Bugün 1 ziyaretçi (2 klik) kişi burdaydı! |
|
|
|
|
|
|
|